-
1 dişten artırmak
эконо́мить на еде́ -
2 dişten tırnapından artırmak
эконо́мить во всём -
3 diş
зуб (м)* * *1) зубdiş çekmek — вы́рвать / удали́ть зуб
diş çıkarmak — проре́зываться, ре́заться ( о зубах)
diş dolgusu — пло́мба
diş flüksiyonu — мед. флюс
diş kökü — ко́рень зу́ба
diş minesi — зубна́я эма́ль
diş tozu — зубно́й порошо́к
kırık dökük dişler — гнилы́е вы́крошившиеся зу́бы
takma diş — иску́сственный зуб; иску́сственная че́люсть
yirmi yaş dişi — зуб му́дрости
2) тех. зуб, зубе́ц, зу́бчик (у пилы, гребёнки и т. п.)diş boşlupu — простра́нство ме́жду зу́бьями
3) зу́бчик, до́лькаbir diş sarımsak — одна́ до́лька чеснока́
••- diş bilemek
- dişine depmemek
- dişe dokunur
- dişleri dökülmek
- diş geçirememek
- diş geçirmek
- diş gıcırdatmak
- dişine göre
- diş göstermek
- dişinin kovupun bile gitmemek
- dişini sıkmak
- dişini sökmek
- dişten tırnapından artırmak
- dişini tırnapına takmak
См. также в других словарях:
dişten tırnaktan artırmak — dişinden tırnağından artırmak Sabah akşam nerde, kimin tarlasında iş varsa gittik, dişten tırnaktan artırdık, zorla üç beş kuruş sahibi olduk. N. Cumalı … Çağatay Osmanlı Sözlük
diş — is. 1) Çene kemiklerinin üstüne dizili, ısırıp koparmaya ve çiğnemeye yarayan sert, beyaz organlardan her biri 2) Çark, testere, tarak vb. çentikli şeylerdeki çıkıntıların her biri Çarkın dişleri tebessüm eder gibi tatlı bir ses çıkardı. S. F.… … Çağatay Osmanlı Sözlük